Öğretmenler için psikolojik rehber



TEDMEM ve Amerikan Psikoloji Birliği işbirliğiyle ‘Okul Öncesinden Lise Sona: Öğretmenler için 20 Temel Psikoloji İlkesi’ raporu yayınlandı. Buna göre öğretmenler öğrencilerine ‘Çok zekisin’ dememeli, sınıfta kıyaslama yapmamalı.

EĞİTİM alanında çalışan bağımsız düşünce kuruluşu TEDMEM ve ABD’nin saygın kurumu Amerikan Psikoloji Birliği (APA) işbirliğiyle Türkçe’ye çevrilen rapor, öğretmenleri yakından ilgilendiriyor. Motivasyon, öğrenmeyi etkileyen sosyal ve duygusal faktörler ile sınıf yönetimi gibi birçok konuda dikkat çeken ipuçlarının yer aldığı raporda öne çıkan başlıklar özetle şöyle:

Kısa dönemli, somut hedefler motive eder: Öğrencilerin motivasyonu uzun dönemli, genel ve aşırı zorlayıcı hedefler yerine kısa dönemli, belirgin ve ortalama zorlayıcılığa sahip amaçlar belirlendiğinde daha çok artar. 15-17 yaşına kadar, gençler uzak gelecekle ilgili somut düşünme konusunda daha az beceri gösterir. Belirgin hedefler daha kolay ölçülebilir ve izlenebilir oldukları için genel olanlara tercih edilir.

Anlamlı geri bildirim: Anlamlı, açıklayıcı ve zamanında verilen geri bildirim öğrenmeyi olumlu etkiler. Öğretmenlerin sıklıkla kullandığı “Aferin” ifadesi böyle olmadığı için öğrencilerin anlama düzeylerini ya da öğrenme motivasyonlarını artırmaz. Açıklayıcı ve zamanında geri bildirim öğrenme süreçlerinde kılavuzluk eder.

İçsel motivasyon önemli: İçsel motivasyona sahip öğrenciler, zevkli buldukları için öğrenme etkinlikleri üzerinde çalışır. Öğrenme istekleri övgü, not veya diğer dışsal etmenler gibi maddi ödüllere bağlı değil. Dışsal motivasyona sahip olanlar ise öğrenme etkinliklerini iyi bir not, ailelerinden övgü veya cezadan kaçınmak gibi amaçlara ulaşmayı sağlayan bir araç olarak görür.

Kalıcı öğrenme alıştırmaya bağlı: Bilginin belleğe kalıcı olarak aktarım sürecinin anahtarı, alıştırma. Bunu etkili kullanma yöntemlerinden biri de ders tekrarı ve sınavlar olarak düşünülebilir. Özellikle açık uçlu soruların olduğu kısa sınavlar etkili olur.

‘ÇOK ZEKİSİN’ DEMEYİN

Öğretmenler övgülerde tedbirli olmalı. Örneğin eğitimci, zor olmayan bir problemin cevabını hızlı bulduğunda öğrencisini “Sen çok zekisin” diyerek ödüllendirirse, istemeden de olsa onun zekâyı, hız ve çaba eksikliğiyle ilişkilendirmesine neden olur. Bu, öğrencinin cevabı bulmak için daha fazla zaman, çaba veya farklı yaklaşımları kullanması gerektiğinde sorun yaratır.

Konular