E-Okul Öğrenci

Belki bir zorunluluktan ortaya çıkan imam hatip okulları süreç içerisinde hedeflerin ve hayallerin ötesine geçerek Türkiye’nin özgün okullarından biri oldu. Belki dünyada müfredatıyla, düşünce yapısıyla ve tartışmaların ortasında olmasıyla tek olan bu okullar mezunlarıyla da sürekli gündeme gelmiştir.

1950'den itibaren her iktidarın, her düşünce grubunun bazen lehte fakat çoğu zaman aleyhte beyanatlarıyla gündeme gelen imam hatip okulları özellikle Anadolu halkının gündeminden hiç düşmemiştir. Anadolu insanı imam hatip okullarını akademik derslerin öğretildiği kurumlar olmanın yanında kültür ve din eğitimi, karakter ve ahlak eğitimi anlamında hep baş tacı yapmıştır.

BİR MİLYON 200 BİN KİŞİ İMAM HATİPLİ OLDU

Kendi hayatında problemler olan, düşünce yapısı itibarıyla daha seküler olan ailelerden bazıları bile çocuklarının imam hatip okullarında okumalarını istemişler ve bu doğrultuda tercihte bulunmuşlardır. 2002 yılında 60 bin olan imam hatip öğrenci sayısı 2016 yılı itibarıyla bir milyon iki yüz binleri aşmıştır. Özellikle imam hatip ortaokulları insanların teveccühünü kazanmış ve sayıları her geçen gün artmıştır.

İmam hatip ortaokulları muhafazakar yapıdaki ailelerinin genelinin hiç düşünmeden çocuğunu göndereceği kurumlar olmuştur. Bu durumun birçok sebebi vardır fakat asıl sebep, İHO’larda diğer ortaokullarda gösterilen derslere ilaveten Arapça, Kur’an-ı Kerim, Temel dini bilgiler ve siyer derslerinin olmasıdır. Yani İHO’larda TEOG için gerekli temel dersler diğer ortaokullardaki kadar eksiksiz gösterilmektedir.

Belki bir zorunluluktan ortaya çıkan imam hatip okulları süreç içerisinde hedeflerin ve hayallerin ötesine geçerek Türkiye’nin özgün okullarından biri oldu. Belki dünyada müfredatıyla, düşünce yapısıyla ve tartışmaların ortasında olmasıyla tek olan bu okullar mezunlarıyla da sürekli gündeme gelmiştir.

İnsanlar çocuklarını imam hatip ortaokullarında temel dini eğitimlerini ve ahlak ve karakter eğitimlerini almalarını istemektedirler. İHO öğrencileri arasında kız öğrencilerin daha fazla olması insanımızın ailenin temel taşı olan kadının ahlak ve değerler eğitimine verdiği önemden kaynaklanmaktadır. Fakat son yıllarda erkek öğrencilerde de imam hatip ortaokullarına yönlendirildiğine şahit olmaktayız.

Mutlaka her ortaokulda akademik eğitim verilmektedir. Her ortaokulda seçmeli Kur’an-ı Kerim dersi vardır. Fakat imam hatip okullarında ortam ve çevrenin etkisi çok fazladır. Normal ortaokullarda başını örtmek isteyen bir kız çocuğu bu kararını uygulamakta çekimser davranabilmektedir. Çünkü arkadaşlarının birçoğu başörtüsü takmayı bu yaşta tercih etmemektedir. Örnek olma, model alma, toplumun ve okulun beklentisi gibi hususlar imam hatip ortaokullarının önemini ortaya çıkarmaktadır.

TEOG sonuçları incelendiğinde Kayseri’de ve tüm Türkiye’de soruların tamamını doğru yapan İHO öğrencileri vardır. İnsanlar hem akademik derslerde hem de meslek derslerinde başarılı olan imam hatip ortaokullarını tercih edeceklerdir. Yani imam hatip ortaokulları toplum nezdinde tutan ve kendi geleneğini oluşturmaya başlayan bir okul türü olarak yakın ve orta vadede bire ekol olacaktır. Bu okulların öğrenci kalitesinin yanında idari kadrolarda ve eğitim kadrolarında da başarıya susamışlık ve tatlı bir heyecan gözlenmektedir.

Öğrenci kaliteli ise, idare ve öğretmenlerde bir hedefe kilitlenmiştik varsa o okullar mutlaka başarılı olurlar nitekim imam hatip ortaokulları arasında tatlı bir rekabet ve kendini gösterme yarışı da olmaktadır. Asıl mesele İHO’lardan mezun olan öğrenciler imam hatip liselerini tercih edecekler mi? Bu konuyu yaşayıp göreceğiz. İmam hatip ortaokullarından mezun olan öğrencileri ve velilerinin tereddüt yaşadıklarına şahit olmaktayız. İmam hatip liseleri beklenen başarıyı göstermelidir.

TÜBİTAK PROJELERİNDE YER ALMALARI GEREKMEKTEDİR

Kendini ispat etmelidir, yerel ve ulusal yarışmalarda sadece meslek derslerinde değil TÜBİTAK projelerinde, bilimsel yarışmalarda ve YGS ve LYS sınavlarında kayda değer başarılar elde etmelidir. Belki de en önemli sorun eğitim kadrolarında imam hatip ortaokullarında bulunan dinamizm ve heyecanın azlığıdır. İmam hatip liselerinde görev yapan eğitim kadrosu incelendiğinde özellikle merkezi okullarda eğitim kadrosunun yirmi yirmi beş yıldır aynı okulda görev yapan tebdili mekana ihtiyacı olan kişiler olduğu ifade edilmektedir. Öğrenciler otuz senen öncenin öğrencisi değil, öğretmen modeli de otuz yıl öncenin öğretmen merkezli anlayışı değil. Artık öğrenciler öğretmenlerini arkadaş gibi, abi, abla gibi, görmek istemektedirler. Vurma kırma azarlama notla terbiye etme dönemi çoktan geçmiştir.

İmam hatip liseleri bulunduğu şehrin iyi Anadolu liseleriyle yarıştığı gün imam hatip ortaokulu mezunları imam hatip liselerini tercih edeceklerdir. Artık ilgili tüm kesimler İHO yerine İHL çalışmalarına ağırlık vermelidir. Ren kaçarsa yazık olur.